Dizim geldi.

Lost'la başladı hepsi. Lost Lost diyip duruyorlardı, neymiş bu Lost bir bakalım diye izlemeye başlamıştım. Başlayınca durulmuyor tabi kolay kolay. Eldeki DVD ler bitince kaldığımız yerden indire indire devam ettim. Sezonların başlangıcını iple çektim, hafta hafta nete düştüğü gün indirip izledim pek çok kişi gibi. Ben dizi izleyebilen bir insan değildim. Hepsi Lost'la başladı.

Sonra Heroes katıldı yanına bu yaz sıkıntıdan. Daha önce izlemeyi deneyip sıkıldığım bir diziydi kendisi. Bu sefer uyuştu kanlarımız. İki sezonu 10 günde bitti. Geçtiğimiz haftalarda üçüncü sezon başladı yine başladım indir-izle-hard disk dolunca DVD yap döngüsüne. Lost'a daha çok varken iyi olabilirdi tabi. Sadece Heroes'la kalsaydı.

Bir de Chuck çıktı başımıza. Özel istek üzerine indirmiştim ilk sezonunu. İzlemek gibi bir niyetim pek yoktu başta. Sonra biraz meraktan biraz da hem de izlerken altyazılarda bozukluk varsa ayarlarım diye başladım izlemeye. Sardı arkadaş. Çabucak bitti birinci sezon. Hiç bekletmedi Chuck kardeş beni ikinci sezonunu hemen başlattı. Heroes'un yanında bir de onu indiriyoruz, izliyoruz, hard diski dolduruyoruz.

Daha yine özel istek üzerine indirilmiş bir adet How I Met Your Mother 1. sezon beklemekte. İzlemeli miyim izlememeli miyim bilmiyorum. Sanırım dayanamayıp izleyeceğim onu da. Bir de ona sarılalım bakalım. 4 sezon varmış şimdiye kadar. Lost başlayana kadar iyice dizi hastası olalım bakalım o zaman ne olacak. Prison Break, Dexter falan demeyin hiç bulaşmayacağım onlara. Zaten Prison Break gereksizmiş anlattılar hiç merakım kalmadı.

He tabi bir de unutmadan "kendi gününde, kendi saatinde" imajını inatla koruyan Kurtlar Vadisi başlayacak ki unutmadığım sürece tüm saçma eleştirilere rağmen onu da izleyeceğim. Tespihim yok ama vallaha bak. Bu arada tabi yapılması gereken bir sürü iş var. Demem o ki; dizi izlemiyorsanız hiç bulaşmayın. Arada bir film izleyin işte oh 1.5-2 saat bitti gitti. En güzeli.

0 yorum var:

 


Templates Novo Blogger 2008